BİZ V

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Hayattaki küçük mutluluklar


+9
optimus prime
mercimek
LigoriN
KOLA
muharrempasha
gurbetci
sebimu
ßuRocK CaN
Çağatay
13 posters

    Mizah,Eğlence ve Hüzün

    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty sevgi sofrası

    Mesaj tarafından sebimu Çarş. Ara. 31 2008, 00:38

    Bir gün sormuşlar ermişlerden birine: "Sevginin
    sadece sözünü edenlerle, onu yaşayanlar arasında ne
    fark vardır?" Bakın göstereyim demiş, ermiş.

    Önce sevgiyi dilden gönüle indirememiş olanları
    çağırarak onlara bir sofra hazırlamış. Hepsi
    oturmuşlar yerlerine. Derken tabaklar içinde sıcak
    çorbalar gelmiş ve arkasından da derviş kaşıkları
    denilen bir metre boyunda kaşıklar. Ermiş ''Bu
    kaşıkların ucundan tutup öyle yiyeceksiniz" diye bir
    de şart koymuş. Peki demişler ve içmeye teşebbüs
    etmişler. Fakat o da ne? Kaşıklar uzun geldiğinden bir
    türlü döküp saçmadan götüremiyorlar ağızlarına. En
    sonunda bakmışlar beceremiyorlar, öylece aç kalkmışlar
    sofradan.

    Bunun üzerine şimdi demiş ermiş, sevgiyi gerçekten
    bilenleri çağıralım yemeğe. Yüzleri aydınlık, gözleri
    sevgi ile gülümseyen ışıklı insanlar gelmiş oturmuş
    sofraya bu defa. "Buyurun" deyince, her biri uzun
    boylu kaşığını çorbaya daldırıp, sonra karşısındaki
    kardeşine uzatarak içirmiş. Böylece her biri diğerini
    doyurmuş ve şükrederek kalkmışlar sofradan.

    İşte demiş ermiş: ''Kim ki gerçek sofrasında yalnız
    kendini görür ve doymayı düşünürse, o aç kalacaktır.
    ve kim kardeşini düşünür de doyurursa o da kardeşi
    tarafından doyurulacaktır. Şüphesiz ve şunu da
    unutmayın, gerçek pazarında alan değil, veren
    kazançtadır daima.
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Niçin Yazmaya Karar Verdim?

    Mesaj tarafından Çağatay C.tesi Ocak 03 2009, 05:23

    Selamlar sevgiler,
    Bir süredir kafamda yazar olmak var. Bu kararı
    vermemin sebebi; bir zamanlar aşığı olduğum kız tarafından
    terslenmem. Bir sohbetimizde bana içimi, görünüşüm kadar kötü
    bulduğunu söylemişti. Bu bir kuşku uyandırdı bende.
    Gerçekten de öyle miydi acaba? Kafam karışmıştı.
    Suratımın güzel olduğu söylenemezdi. Peki içimde ne
    vardı? Biraz zorladım kendimi. İçime kapandım bir süre
    ve yeterli derinliğe ulaşınca içimde yoğun ormanlar gördüm.
    Balta girmemiş ormanlar. Bu ormanların en ücra köşesinde ise
    benim bakımsız bahçem!
    Doğruymuş. İçim de, görünüşüm kadar kötüymüş...
    O anda şuna karar verdim: "Bahçemi güzelleştirecektim".
    Suratım hakkında yapabileceğim bir şey yoktu ama hiç
    değilse içim... Gizli bahçem... İşte bir çeşit
    kompleks, bir çeşit psikopatlık.
    Peki nasıl düzeltecektim bahçemi? Çok
    düşündüm bunun da üzerinde. İlk önce,
    bahçemde ne var ne yok onu öğrenmeliydim.
    Zorlu bir uğraş... O kadar sıktı ki ağaçlar, ve o kadar
    çoktu ki yılan çıyan, sarmaşıklar, çer çöp...
    Ama azmetmiştim. Kompleksimden kurtulmalıydım mutlaka.
    Benim de güzel bir tarafım olmalıydı.
    İçimdeki ormanı taradım, inceledim. Fakat tamamen
    keşfettikten sonra bile yeniden boşluktaydım. Acemilikle
    kıvranıyordum. Bahçemi nasıl hale yola koyacağımı
    bilemiyordum.

    Sonra yardım almaya karar verdim. Kendimce gönlü geniş
    insanlarla konuştum. Bir çoğu yazarlar ve şairlerdi.
    Hepsi de aynı şeyi önerdi bana: "Birinci olarak; çok çok oku ve ikinci olarak çok çok yaz... Bunları yaparken sorununun düzeldiğini
    göreceksin"...
    Güvendim onlara ve de şimdiye kadar üç yılımı alan
    okuma-yazma işime başladım. Elime geçen her şeyi
    okumaya çalıştım. Okumaya o kadar önem veriyordum ki;
    günde yedi saate kadar bile okuduğum oluyordu. Aynı
    şekilde yazdım da. Gün geçtikçe danıştığım insanlara
    güvenmekle doğru işi yaptığımı hissediyordum. Bahçem
    gün be gün güzelleşiyordu.

    Daha sonra içimde yaptığım bir hesaplaşmanın ardından;
    bahçem güzelleştikçe, onu insanlarla paylaşmaya karar
    verdim. Güzellikleri paylaşmak insanların huzurunu artırıyor...
    O yüzden karşınızdayım, o yüzden gizli bahçemin
    anahtarlarını sizlere vereceğim...
    İlerde büyük bir yazar olmayı istiyorum. Herkes tarafında
    sevilen beğenilen bir yazar.En önemlisi tarihte insanları
    yönlendirebilen, onlara gerçekleri ve doğruları anlatabilen bir
    yazar olarak anılmayı istiyorum... Ve tabi ki içimdeki gizli
    bahçeyle de...

    Duha Töre Altındağ
    22 Aralık 2001

    ALINTIDIR
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Bırakın Işığınız Yayılsın

    Mesaj tarafından Çağatay C.tesi Ocak 03 2009, 05:37

    Uzaklarda küçük bir kasabada genç bir adam kendi işini kurdu bu, iki caddenin köşesinde bir perakendeciydi Adam dürüst ve dost canlısıydı,insanlar onu seviyorlardı. Ondan alış veriş yapıyorlar ve arkadaşlarına tavsiye ediyorlardı.Adam bir yıl içinde bir dükkandan, Amerikanın bir ucundan diğerine uzanan bir zincir yarattı.

    Bir gün hastalanıp hastaneye kaldırıldı.Doktorlar az zamanı kalmış olabileceğinden endişe ediyorlardı.
    Üç yetişkin çocuğunu yanına çağırdı ve onlara bir görev verdi:
    "İçinizden biri yıllar boyu uğraşarak kurduğum şirketimin başına geçecek hanginizin bunu hakketiğine karar vermek için,her birinize birer dolar vereceğim, şimdi gidip bu birer dolarla ne alabiliyorsanız alacaksınız,ama bu akşam geri döndüğünüzde paranızla aldığınız şey hastahane odamı bir uçtan bir uca doldurmalı."

    Çocuklar bu başarılı şirketi yönetme fırsatı karşısında heyecana kapıldılar. Üçüde şehre gidip parasını harcadı. Akşam geri döndüklerinde babaları sordu:
    "Birinci, çocuğum ,bir dolarla ne yaptın ?"

    Çocuk cevap verdi:
    "Arkadaşımın çiftliğine gittim,bir dolarımı verdim ve iki balya saman aldım."
    Sonra odadan dışarı çıktı ,saman balyalarını getirdi ,açtı ve havaya savurmaya başladı. Oda bir anda samanlarla dolmuştu.Ama biraz sonra samanların tamamı yere indi ancak babanın söylediği gibi odayı bir uçtan öbür uca dolduramadı. Adam sordu:
    "Peki ikinci çocuğum ,sen paranla ne yaptın?."

    "Yorgancıya gittim .İki tane yastık aldım ."
    Bunu söyleyen çocuk ,yastıkları içeri getirdi ,açtı ve tüyleri bütün odaya dağıttı. Zaman içinde bütün tüyler yere düştü, böylece oda yine dolmamıştı.
    "Sen üçüncü çocuğum, sen paranı ne yaptın?."
    diye sordu adam;

    "Dolarımı cebime koyup senin yıllar önceki dükkanın gibi bir dükkana gittim.Dükkanın sahibine parayı verdim ve bozmasını istedim. Dolarımın 50 centini İncilde yazıldığı gibi çok değerli bir şeye verdim, 20 centini şehrimizdeki iki yardım kurumuna bağışladım, 20 centte killiseye verdim, böylece bir onluğum kaldı. Bununla iki şey aldım."
    Çocuk elini cebine atıp bir kibrit kutusu ve bir mum çıkardı. Işığı kapatıp mumu yakınca oda mumun yaydığı ışıkla dolmuştu. Oda samanla veya tüyle değil, bir uçtan öbür uca ışıkla dolmuştu.Baba memnundu.

    "Çok iyi oğlum .Bu şirketin başına sen geçeceksin,çünkü yaşam hakkında çok önemli bir şeyi ,ışığını yaymayı biliyorsun.Bu çok güzel.

    N'Qubein
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Para

    Mesaj tarafından Çağatay C.tesi Ocak 03 2009, 06:02

    Çin söylemlerinden derlemeler...


    Para;

    Ev satın alabilir.
    Fakat yuvayı değil.
    .....
    Yatağı satın alabilir.
    Fakat uykuyu değil.
    .....
    Saati satın alabilir.
    Fakat zamanı değil.
    .....
    Kitap satın alabilir.
    Fakat bilgeliği değil.
    .....
    Ünvan, mevki, etiket satın alabilir.
    Fakat saygınlık değil.
    .....
    İlaç satın alabilir.
    Fakat sağlık değil.
    .....
    Kan satın alabilir.
    Fakat yaşam değil.
    .....
    Seks satın alabilir.
    Fakat aşk değil.
    .....

    ALINTIDIR
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha C.tesi Ocak 03 2009, 09:29

    Mal sahibi mülk sahibi hani bunun ilk sahibi? Laughing
    çinlilerin okadar sözünü biz tek cümlede toparlarız Razz
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından Çağatay C.tesi Ocak 03 2009, 10:00

    muharrempasha demiş ki:Mal sahibi mülk sahibi hani bunun ilk sahibi? Laughing
    çinlilerin okadar sözünü biz tek cümlede toparlarız Razz

    Adamlar çin seddini yapmış.Bizim sülalede yıkmış. Bir çok şeyi özetlemekte üzerimize yok. Her şeyi bağlamışız ALLAH a
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Paz Ocak 04 2009, 16:22

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 N654531171_1254115_8737
    Herşeyin üstüne çıkıp zenginliğin içinde ki mükemmel basitliğe ulaştığın zaman yanımdaki boş yer senin...
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha Paz Ocak 04 2009, 16:32

    Herseyin üstüne cikip zenginligin icinde ki mükemmel basitlige ulaştigin zaman yanimdaki bos yer senin...

    tuttum ben bu sözü ;)
    teşekkürler sebimu lol!
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha Paz Ocak 04 2009, 16:45

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Kt7uz5jx4
    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 W600
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Paz Ocak 04 2009, 16:54

    rica ederim muharrempasha bende mutlaka bir tutan olacaktır düşüncesiyle paylaşmıştım güle güle kullan Smile
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha Paz Ocak 04 2009, 17:21

    Tüm paylaşımların için toptan teşekkür edim dedim Very Happy
    Teşekkür ederim
    Tæshækkür elæyiræm
    Thank you
    Dziakuju
    Spasibo
    Danke schön
    Merci beaucoup
    Grazie
    Shukran gazilan
    Blagodarya
    Mange tak
    Efcharisto
    Mahalo
    Arigato
    Very Happy Very Happy Very Happy
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından Çağatay Paz Ocak 04 2009, 17:32

    Shom faliminder bu da bizden yazım yanlışlığı olabilir
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Paz Ocak 04 2009, 17:36

    muharrempasha demiş ki:Tüm paylaşımların için toptan teşekkür edim dedim Very Happy
    Teşekkür ederim
    Tæshækkür elæyiræm
    Thank you
    Dziakuju
    Spasibo
    Danke schön
    Merci beaucoup
    Grazie
    Shukran gazilan
    Blagodarya
    Mange tak
    Efcharisto
    Mahalo

    aman Allahım bu ne böyle şımarsam mı Smile sağol teşekkürler hatta Allah razı olsun:)
    Arigato
    Very Happy Very Happy Very Happy
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Paz Ocak 04 2009, 17:38

    Çağatay demiş ki:Shom faliminder bu da bizden yazım yanlışlığı olabilir
    buda bir teşekkür sanırım yada ben öyle kabul ediyorum doğrusuyla ve yanlışıyla hemide sağol Smile
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha Paz Ocak 04 2009, 17:48

    şum faliminder; sanırım arnavutca teşekkür etmek anlamına geliyo
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Paz Ocak 04 2009, 17:53

    bu arada imzanı çok beğendim muharrempasha.
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha Paz Ocak 04 2009, 17:56

    sebimu demiş ki:bu arada imzanı çok beğendim muharrempasha.
    evet öyle bende beğendiğim için imza yaptım
    kulağıma küpe yapmaya çalişiyom o sözü ama nafile nefis çok tatlıSmile
    muharrempasha
    muharrempasha


    Mesaj Sayısı : 565
    Yaş : 43
    Nerden : istanbul/üsküdar
    Lakap : sız
    tecrübe değeri : 6138
    Kayıt tarihi : 08/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından muharrempasha Paz Ocak 04 2009, 18:05

    gιттιğιηє ιηαηšαм ∂öηмєηι вєкℓєя∂ιм
    buda kahraman tazeoğlunun bi şiirinin adıdır ve alıntıdır. Artı bu şiirini herkese tavsiye ederim;
    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 43026534ki9
    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 W537

    Gittiğine inansam dönmeni beklerdim
    Köhne gemiler geçiyor içimden
    Hangi sokağa dalsam hangi kapıyı açsam
    Ardında sen

    Hep sesine bir kulaç kala boğuluyorum
    Bilmem sen mi erken demir alıyorsun
    Ben mi geç kalıyorum

    Ellerimi bıraktığın yerden
    Çığlar yuvarlanıyor ta şurama
    Her gece fırlatıp denizlere
    Yitirilmiş tebessümleri
    Bir cigarayla parmak uçlarımı öldürüyorum
    Çürümüş rüyalardan arta kalan mirasınla
    yolcusuz yollara döndüm
    alnımdaki girdaplar şimdi kan tarlası

    fırtınalar kopuyor demişsin
    yüreğinin en rüzgarsız yerlerinde
    oysa ben
    bin mevsim sana fırtınalandım
    sen bilmedin
    gittiğine inansam dönmeni beklerdim...
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Paz Ocak 04 2009, 18:11

    of offf hiç sorma o nefis nasıl terbiye olacak bilmiyorum.Allah yardımcımız olsun clown
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından Çağatay Paz Ocak 04 2009, 19:14

    valla ben bir tatlı veriom dilini şapırdatıyor hemenç Razz Laughing
    Çağatay
    Çağatay
    Admin


    Mesaj Sayısı : 1552
    Yaş : 49
    tecrübe değeri : 6689
    Kayıt tarihi : 03/04/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Kalbinizin sesini dinleyin.

    Mesaj tarafından Çağatay Ptsi Ocak 05 2009, 09:40

    Kalbinizin sesini dinleyin.

    Bu öykü, çiftlikten çiftliğe, yarıştan yarışa koşarak atları terbiye etmeye çalışan gezgin bir at terbiyecisinin genç oğlunun öyküsüdür.
    Orta ikideyken, büyüdüğü zaman ne olmak ve yapmak istediği konusunda bir kompozisyon yazmasını ister hocası. Çocuk, bütün gece oturup günün birinde at çiftliğine sahip olmayı hedeflediğini anlatan 7 sayfalık bir kompozisyon yazar. Hayalini en ince ayrıntılarıyla anlatır. Hatta hayalindeki 200 dönümlük çiftliğin krokisini de çizer. Binaların, ahırların ve koşu yollarının yerlerini gösterir.
    Ertesi gün hocasına sunduğu 7 sayfalık ödev, tam kalbinin sesidir.
    İki gün sonra ödevi geri aldığında, kağıdın üzerine kırmızı kalemle yazılmış kocaman bir "sıfır" ve " dersten sonra beni gör" uyarısını görür."Neden sıfır aldım ?" diye merakla sorar hocasına. " Bu ödev, senin yaşında bir çocuk için gerçekçi olmayan bir hayal " der hocası. " Paran yok. Gezgin bir aileden geliyorsun. At çiftliği kurmak büyük para gerektirir. Önce araziyi satın alman lazım. Damızlık hayvanlar da almalısın. Bunu başarman imkansız" der ve ekler : " Eğer ödevini gerçekçi hedefler belirledikten sonra yeniden yazarsan, o zaman notunu yeniden gözden geçiririm."
    Çocuk evine döner. Uzun uzun düşünür. Babasına danışır. "Bak oğlum," der babası, "bu konuda kararını kendin vermelisin. Bu, senin için oldukça önemli bir seçim."
    Çocuk bir hafta kadar düşündükten sonra ödevini hiçbir değişiklik yapmadan geri götürür hocasına. "Siz verdiğiniz notu değiştirmeyin ...Ben de hayallerimi."
    ______________
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Ptsi Ocak 05 2009, 09:59

    CAN DOSTUM

    Bir zamanlar zengin olan Sezgin ile fakir olan Ferhat çok iyi arkadaşlardı. Adeta can dostuydular. Günün birinde Sezgin Ferhat’a "benim için canini verir misin?" dedi. Ferhat hiç düşünmeden "seve seve veririm" dedi. Bunun üzerine Sezgin Ferhat'tan nisanlısını istedi. Ferhat ise nisanlısından ayrılıp, Sezgin'i onunla evlendirdi. Aylar sonra Ferhat bir şanssızlık eseri isten isinden kovulmuştu. Aklına ilk gelen can dostunu aramak olmuştu. "Fabrikasında bana bir is verir" diye düşündü ama hiç bir şey düşündüğü gibi olmadı. Dostunu görmeye gittiğinde o kendini yok dedirtti ve o günden sonra

    Ferhat dostluğunu bitirmeye karar verdi. Bu düşünceyle yolda giderken ölmek üzere olan bir adama rastladı ve onu hastaneye götürdü. Şans eseri adam kurtuldu ve servetinin yarısını Ferhat’a verdi. Ferhat servetin yarısını alarak zengin oldu. Can dostu olan Sezginin köşkünün karsısındaki köşkü aldı.

    Orada hayatini sürdürürken bir gün kapıya bir kadın geldi. Bir lokma ekmek dileniyordu. Ferhat bu kadına acıyarak evin islerini yapması için yanında çalışmasını teklif etti. Günler birbirini kovaladı ve Ferhat’la bu kadın ana oğul gibi oldular ve bu kadın samimiyete dayanarak O’nun sevdiği bir kadın olup olmadığını sordu. Ferhat "hayır" cevabini verince tanıdığı bir kız olduğunu ve isterse onunla tanıştırabileceğini söyledi. Ferhat onu kırmamak için tanışmayı kabul etti. Ferhat ile kız tanıştıktan sonra birbirlerini sevdiler ve evlenmeye karar verdiler. Herkese haber vermişlerdi.Karşıki köşk hariç, ama Ferhat dayanamayarak karşıki köşke de haber gönderdi. Düğün günü gelmişti. Ferhat sevdiği kız ile dans ederken birden karsısında eski can dostunu gördü. En sonunda dayanamayarak mikrofonu eline aldı ve su sözleri söyledi;
    _______-"Bir zamanlar bir can dostum vardı bir gün benden nisanlımı istedi verdim. Ama ben ondan bir is istediğimde kendini yok dedirtti. O artık benim can dostum değildir" dedi.
    Sezgin de bu sözlere dayanamayarak mikrofonu eline aldı ve su sözleri söyledi;
    _______-"Bir zamanlar benim bir can dostum vardı. Nisanlısı kötü yola düşmüştü. Ondan nisanlısını isteyerek namusunu kurtardım. Bana is istemek için geldiğinde kapımda isci konumuna düşmesin diye kendimi yok dedirttim. Babamı yolunda hasta yatırttım. Servetimin yarısını O na verdim. Annemi kapısında dilenci yaptım. En sonunda kardeşimle tanıştırdım. Su an da evlendiği kişi benim kız kardeşim. O hala benim CAN DOSTUM
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Ptsi Ocak 05 2009, 19:42

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 511qb2
    FİLİSTİN
    Çocuklar uyusun
    Bugün gök kararmış
    Bulutlar göğü sarmış
    Ağıt türküleri yakılmış
    Analar yüreklerini dağlamış
    Birazdan ölüm
    Birazdan ölüm gelecek
    Filistin ey filistinim
    Kudüs viran olmuş
    Ramallah kana boğulmuş
    Filistin zindan zulmünde
    amerika yazarmış
    Tağutlar yaşarmış
    Kuran söylüyor
    Zalimler böyledir diyor
    Bu kadar ölüm altında
    Bu kadar zulüm altında
    Neredesin ey müslüman
    Korkak,şerefsizce
    Kaleşçe,sinsice
    Sardı yarasalar karanlık çökünce
    Ve işte filistin açık zindan meydanlarında
    Güzel insanlar küfrün namlusunda
    Birazdan izzet
    Birazdan şeref
    Birazdan şehadet gelecek
    Zafer müjdesi verecek
    İNANANLARI MÜJDELE ZAFER YAKINDIR
    Ey Filistin Şan Filistin
    sebimu
    sebimu


    Mesaj Sayısı : 524
    Yaş : 46
    Nerden : istanbul
    tecrübe değeri : 6067
    Kayıt tarihi : 29/11/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından sebimu Çarş. Ocak 07 2009, 18:08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 6602122
    --------------------------------------------------------------------------------
    Boston Üniversitesi bilim adamları, açık ortamda veri nakletmenin bir yolunu keşfetti. Mühendislik Koleji araştırmacılarının üzerinde çalıştığı yeni teknoloji sayesinde, gelecekte lambalardan "internet yağacak." Tüm kabloları ortadan kaldıran bu teknoloji sayesinde, cep telefonundan radyoya, her tür araç, açar açmaz bilgi vermeye başlayacak.
    Geleceğin teknolojisinde, ev ve ofisler, düşük güçle çalışan LED lambalarla aydınlatılacak. Bu ışık kaynağı, aynı zamanda kablosuz olarak veri taşıyan, optik bir iletişim sistemi olarak kullanılacak. Çok küçük LED lambacıklarının insan gözünün algılamayacağı hızda titreşmesiyle, bu titreşimi yakalayan aygıtlara veri iletilebilecek. Her bir lamba, 1 ila 10 Mbps arasındaki hızlarda veri nakleden ağ giriş noktaları olarak kullanılacak.

    Az enerji tüketecek

    Aslında kızılötesi ışınlar yoluyla benzer bir biçimde veri nakledilebiliyor. Ancak bu eski yöntemde, bağlantı kurulacak aygıtların çok yakında olması gerekiyor. Yeni teknoloji ise, hem tüm bir odayı kapsama alanına alacak, hem de radyo dalgalarına göre çok daha az enerji tüketecek.

    Bilgi her yerde

    WI-FI teknolojisinden daha güvenli olduğu bildirilen yeni yöntem üzerinde çalışan ekibin başkanı Thomas Little, "Bilgisayarınızın, televizyonunuzun, MP3 çalarınızın, radyonuzun veya klimanızın, siz odanın ışığını açar açmaz sizinle iletişime geçtiğini düşünün. LED şebekesi, bir odadaki tüm kabloları ortadan kaldıracak" dedi.
    mercimek
    mercimek


    Mesaj Sayısı : 55
    Yaş : 37
    Nerden : Ankara
    tecrübe değeri : 5860
    Kayıt tarihi : 04/12/08

    Mizah,Eğlence ve Hüzün - Sayfa 4 Empty Geri: Mizah,Eğlence ve Hüzün

    Mesaj tarafından mercimek Perş. Ocak 08 2009, 08:19

    Bu konuyla ılgılı merak ettıgım bısey var aydınlatırsanız sevınırım bu kablosuz verı aktarımında radyasyonla ılgılı her hangı bır konuya degınılmısmı kı gunumuzde bu dusunduklerını yapsalar o evde ınsan omru ancak 5 yıl olur heralde... Question Question Question

      Similar topics

      -

      Forum Saati Cuma Kas. 22 2024, 13:39